iSPANYA GEZİSİ
Barselona şehir turu nasıl yapılır. Barselona da gezilecek yerler. Barcelona turu yapılırken neleri dikkat etmeliyiz. Barcelona konaklama nerede yapılır. Barcelona da ulaşım.
Barcelona Gezisi
Barcelona tam bir sanat ve eğlence şehri. Tarihi dokusu, eğlence mekanları, alışveriş merkezleri ile yaz kış ziyaret edilebilir bir şehir. Ocak ayında gitmeme rağmen hava öylesine güzeldi ki değil mont kaban giymek neredeyse tişört ile gezdim gün boyu. Barcelona tarihi hakkında ki klasik yazıları es geçerek gezi turu ve rotası hakkında size bilgiler vereyim hemen.
Öncelikle belirtmek istiyorum ki barcelona biraz pahalı ve oldukça kalabalık bir şehir. Turistik noktaları çok fazla hepsini gezmek isterseniz en az bir hafta gerekir. Barcelona da özellikle Antoni GAUDİ eserleri şehrin adeta cazibe merkezleri. Yerinizde olsam gitmeden önce Gaudi hakkında bilgiler edinerek giderim. Tüm şehirler de olduğu gibi var olan tüm mekanları yazmakla bitmez dolayısıyla en çok ilgi çeken ve o şehrin adeta ismi ile özdeşleşmiş mekanları burada yazıyorum. Şimdi mekan mekan Barcelona için hazırlık yapmaya başlayın.
Barcelona da ulaşım ve konaklama
Barcelona'ya ulaşım hava, kara, deniz ile mümkün olan bir şehir. Hava alanından veya Sants tren istasyonundan şehir merkezine alternatifi bol metro ve otobüs ağı var. Kalacağınız yere göre istediğinizi kullanabilirsiniz. Barcelona'ya gelir gelmez ilk işiniz Barcelona kart ( https://www.barcelonacard.org/ ) almak olsun. Hatta şehri doya doya gezeceğim diyorsanız tüm ulaşım ağları ve müzelerin dahil olduğu kartı seçmenizi öneririm. Barcelona oldukça hatırı sayılır miktarda eser ile turizm konusunda ilk sıralarda bunu belirtmek isterim. Otel konusunda kendi tercihinizi kullanabilirsiniz ben solo travel seyahat ettiğim için https://staygenerator.com/ da konakladım oldukça da memnun kaldım. otelinizi belirlerken gezi merkezlerine yakın yerleri tercih ederseniz rahat edersiniz. Ulaşım ve konaklamayı hallettik şimdi sıra Barcelona'yı gezmeye geldi. Hadi başlayalım.
SAGRADA FAMİLİA
Barcelona da ilk gitmeniz gereken yer Sagrada Familia. Sabah erken saatlerden itibaren sıra ve yoğunluk var bunu bilerek gidiniz. Siz biletinizi https://sagradafamilia.org/ dan alın ve yerel saate göre saat 08:30 da Sagrada Familia da olun. Bilet alırken Gaudi'nin hayatta iken kendi yaptığı kulelerden olan Nativity (İsa'nın doğuşu) kulesine de bilet alın. Hatta dilerseniz girişten itibaren size eşlik edecek bir rehberli tur bile satın alabilirsiniz. hepsi ayrı ücretlere tabii tutuluyor bunu zaten bilirsiniz. Kulelerden birinden mutlaka alın zira bu kuleden Barcelona'yı tepeden izleme ve mimarinin en ince ayrıntılarına daha yakın gözle bakma fırsatınız olacak. Sadece Sagrada Familia Girişi 25 e Kule ile birlikte 30 e ücreti var. Tabi eğer Zengin içerikli Barcelona kart almış iseniz bunlara gerek yok. Sagrada Samilia için en az 3 saat ayırmanız gerekiyor bunu belirtmek istiyorum.
PARC GÜELL GEZİSİ
Barcelona turunda ikinci mekanınız yine bir Gaudi eseri olan Parc Güell olmalı. Eğer çok yürümeyi sevmiyorsanız ring araçaları ile de gezebilirsiniz fakat ben yürürüm derseniz de en az 3 saat yürümeyi göze alın derim. Giderken yanınızda mutlaka su ve biraz atıştırmalık olsun. Mekanın tadını çıkarmak isteyeceğiniz onlarca farklı nokta var. Parc Güell Antoni Gaudi'nin kendi evinin de olduğu büyük ve geniş bir park diyebilirim. Bölüm bölüm seyirlik yerleri var. İnsanlar içerisinde bol bol enstrümanları ile sizlere keyif veren eserler sunuyor. Yaz kış kalabalık olduğu için burası için de bilet almalı ve tadına varmak için giriş yaptığınız yere gelecek şekilde bir tur atmalısınız. Park içerisinde sizi bu konuda yönlendirecek tabela ve haritalar ayrıca telefon uygulaması var. Gitmeden önce indirmenizi tavsiye ederim https://parkguell.barcelona/ . Gaudinin bu mekanı daha Katalan bir girişimci Eusebi Güell tarafından kentleşme göz önünde bulundurularak, parkın tasarımını ünlü bir mimar ve Katalan modernizminin yüzü olan Antoni Gaudí'ye verilmesi ile ortaya çıkan bu şaheserdir. O zamandan beri belediye bahçesine dönüştürüldü. Gaudí'nin kendi tasarladığı mobilyaların bulunduğu evi "la Torre Rosa" yalnızca başka bir giriş ücreti karşılığında ziyaret edilebilir.
CASA MİLA
Gaudi, sanatsal fantezilerini doruk noktaya ulaştırdığı bu yapının inşaatını 1906-1912 yılları arasında tamamlamıştır. Barcelona’da hemen hemen her bölgeye yürüyerek gidebilirsiniz. Aynı şekilde Katalonya Meydanı’na sadece 15 dakikalık mesafede yer alan Casa Mila’ya da yürüyerek rahatlıkla ulaşabilirsiniz. Yapı Carrer de Provença Caddesi üzerinde. Bunun yanı sıra metro ya da otobüs ile de gitmeyi tercih edebilirsiniz Yapı, daire ve ofislerden oluşan bir rezidans olarak tasarlamıştır ve Barselona'daki Modernist yapılar içinde daire daire satılmak üzere projelenen ilk örnektir. Binanın inşaat süresinin uzamasının sebebi özellikle belediyenin yapı kanunlarına uyumlu olmaması sebebi ile sık sık engellenmesi ve ceza kesilmesidir. Bu sebepten dolayı Gaudi baştaki orijinal projeyi bire bir yerine getirememiştir. Casa Mila Barcelonanın en işlek caddelerinden biri olan La Rambla da olduğu için oldukça uğrak bir noktada. Yaz dönemlerinde aşırı turist kalabalığı dolayısıyla sık sık trafik konusunda sorunlar yaşanıyor. Burası için biletinizi girişteki ofisten aldığınızda 24 euro, internetten aldığınızda ise 27 euro. Gişe kuyruğunda uzun süre beklemek istemiyorsanız biletinizi internetten ayırtmanızı öneririm ve yaklaşık 2 saatinizi ayırmanız gerekiyor. Yapı, günümüzde bir apartman dairesinden çok daha fazlası! İnsanlar hala burada yaşamaya devam etse de hem gündüz hem gece ziyaret edilebilen bir turizm cazibe merkezi burası. Sergiler ve konferansların da düzenlendiği Casa Mila’nın çatısında ünlü mimarın çizim ve projelerinin sergilendiği Gaudi Müzesi bulunuyor. Binanın çatısı aynı zamanda panaromik Barselona manzarasına sahip, özellikle gün batımına yakın saatlerde gelirseniz nefis fotoğraf kareleri yakalayabilirsiniz. Binada Passeig de Gracia ve Carrer de Provença isimli iki avlu yer alıyor. Muhteşem bir tasarıma sahip olan avlularda binanın mimarisini daha yakından inceleme fırsatı bulabilirsiniz.
CASA BATTLO
Casa Batllo da yine De rambla da olup giriş ücreti en pahalı olan Gaudi eseridir 35 e. Dış ve iç mekanlarında ışık ile ilgili her saatte farklı yansıma ve renklendirmelerin olması ile de özellikle ünlüdür. Casa Batllo çok sayıda turisti ağırlamak için yılın 365 günü, 09.00 ile 18.30 saatleri arasında açıktır. Ziyaretçiler için son giriş saati 17.30’dur. Özel partiler nedeniyle çalışma saatleri kısıtlanabilmekte, ancak bu son derece nadir olmaktadır.
18 ila 64 yaş arası yetişkinler için standart Casa Batllo biletleri 35 Euro, 13 ila 17 yaş arası gençler için ise giriş, indirimli olarak 19 Euro’dur. 65 yaş ve üstü yaşlılar, biletlerinde 3 Euro indirim almakta ve giriş için 32 Euro ile ücretlendirilmektedir. Özel gereksinimli bireyler ile geçerli bir kimliği olan öğrenciler 6 Euro indirim alarak kişi başı 29 Euro ödemektedir. 12 yaşına kadar olan çocuklar Casa Batllo’ya ücretsiz girebilmektedir.
Ayrıca biletlerin Casa Batllo’nun bilet gişesinden satın alınması durumunda, bilet başına maliyeti 4 Euro artıran bir ek ücret de uygulanmaktadır.
Ziyaretçiler ortalama olarak 60 ile 90 dakika arasında Casa Batllo’yu gezmektedir.
Casa Batllo’yu ziyaret etmek için en iyi zaman, kalabalığın henüz oluşmadığı 09.00 ile 11.00 saatleri arasındaki zaman dilimidir. Erken saatlerde ziyaret edilemeyecekse, ziyaret etmek için bir sonraki en iyi zaman, öğleden sonraki 15.00 ile 17.00 saatleri arasındadır.
Yazın güneşin yakıcı sıcağına denk gelmemek için mart ile nisan ayları, Casa Batllo’yu ziyaret etmek için en iyi zamandır. Bunun dışında kışın yağmurlu ve nispeten soğuk günlerine kalmamak için ekim ile kasım ayları yapıyı ziyaret etmek adına en iyi zamanı temsil etmektedir.
Casa Batllo, iç mekânıyla cazibe merkezi olduğundan ve günde 3000’den fazla turist aldığından, kısa sürede kalabalık olabilmekte ve bu da ziyaretçilerin deneyimini etkileyebilmektedir. Casa Batllo’ya yoğun saatlerde gidildiğinde, bilet gişesinde bir saat veya daha fazla beklenilebilmektedir. Ancak Casa Batllo biletleri, internetten online olarak alınırsa hem bu bekleme süresinden hem de bilet ücretinden tasarruf edilebilmektedir.
Bilet online olarak satın alındıktan hemen sonra e-posta ile gönderilmekte ve çıktısının alınmasına gerek bulunmamaktadır. Bu sayede yapının ziyaret edildiği gün, akıllı telefonun e-postasında bulunan biletler gösterilerek içeri kolaylıkla zaman kaybetmeden girilebilmektedir.
Ziyaret sırasında asansörlerin yerine merdivenlerin kullanılmasıyla, iç avludaki ışık ve renk bütünlüğü kaçırılmayacaktır.
Hareket kabiliyeti kısıtlı olan ziyaretçiler, yapının ziyaret alanlarına kolayca ulaşabilmektedir. Böylece Casa Batllo’nun önemli alanlarının çoğunu ziyaret edebilmektedir. Bir asansör sayesinde tekerlekli sandalye hareketliliği için yeterli alan bulunmaktadır.
Casa Batllo herkese açıktır. Casa Batllo personelinin onayından sonra evcil hayvanların girişine de izin verilmektedir.
La RAMBLA
Las Rambla turistlerin sıklıkla ziyaret ettiği noktalardan da biri. Sokak sanatçıları ve canlı heykelleri renkli bir yer. Kendinizi çok çabuk ortama ısınmış hissedebilirsiniz. Bunun yanı sıra bu bölgede aradığınız hemen hemen her şeyi bulabilirsiniz. Birbirinden keyifli restoranlar, kafeler ve otelleri ile Las Rambla’Yı çok seveceksiniz. Üstelik Las Rambla, şehirdeki pek çok turistik noktaya da oldukça yakın bir konumda yer alıyor. Ayrıca La Rambla, Barselona’da en iyi yemekleri yapan, tadı damağınızda kalacak bir rota. Bu sebeple gezmek için olmasa bile yemek için mutlaka uğramalısınız.
Mercat de la Boqueria
Mercat della Boqueria, Barcelona’nın ünlü caddesi La Rambla’daki bir gıda pazarı. Her türlü şarküteri, taze deniz ürünleri, sebze, meyve, baharat gibi ürünleri hem satın alabilir, hem de değişik mekanlarda oturup tadabilirsiniz. Gittiğinizde bir mekanda İspanyol şarküterilerini, başkasında taze istiridye, bir başkasında da yeni pişirilmiş bir Paella deneyebilirsiniz. Mekanda, İspanya lezzetlerinin neredeyse tüm çeşitlerini bulabiliyorsunuz. Sadece şarküteri satan 10 civarında farklı dükkan var. Yemekten keyif alanlar için, rahatlıkla 2-3 saat geçirilebilecek bir yer. Girişi ücretsiz olan bu pazar yerinde külah tarzında hazırlanmış kurutulmuş et, nugget, meyve kupları vesaire atıştırmalıktan tutun çeşitli deniz ürünleri taze sıkılmış meyve sularına kadar farklı farklı ürünler bulabilirsiniz. ücretleri 2 ile 10 e arasında değişiyor.
BARRİ GOTİC
Büyüleyici Gotik Mahalle'de veya yerel adıyla Barri Gòtic'te popüler barlar, gece kulüpleri ve Katalan restoranlarıyla dolu, Orta Çağ'dan kalma dar sokaklar yer alır. Museu d'Història de Barcelona'da, bir zamanlar Roma İmparatorluğu'nun bir parçası olan şehrin kalıntıları yer alır. Barselona Katedrali'nin yakınında el işi deri ve mücevherlerden satın alabilir, çiçekçilerle dolu La Rambla'da ise sokak lezzetlerini tadabilirsiniz. Bitişiğindeki Gotik kilisenin adını taşıyan Plaça del Pi de hafta sonu sanat pazarına ev sahipliği yapar. burası labirent gibi diyeceğim ve mutlaka kaybolun burada o kadar eski ve şahane mekanları var ki kaybolmak size huzur verecek.
Barselona Picasso Müzesi
Picasso'ya ait bir çok eseri ve farklı zaman dilimlerinde farklı sanatçıların da sergi ve çalışmalarının bulunduğu bir müze. Gotik Mahallesinde olduğu için ayrıca bir taşla iki kuş vurulan mekan. Giriş ücreti 10 e fakat perşembe 17:00 dan sonra ücretsiz müze 1 2 saat içerisinde gezilebilir.
Ciutadella Parkı
Sabah akşam farklı etkinlikler ile dolup taşan bir park. Özellikle akşam saatlerinde çeşitli dan alanları enstrüman sesleri çocuk oyun alanlarının yanı sıra evsizlerin yaşam alanı seyyar satıcıların uğrak mekanı ve oldukça farklı etkinliklerin de sergilendiği bir mekan. Hayvanat bahçelerine karşı olduğum için o kısmı gezmedim büyük bir yer olduğu yazıyor. Triomf Kemeri de yine bu parkın kuzey girişinde bulunuyor ve oldukça da zengin görsellerle sizi cezbediyor.
MADRİD GEZİSİ
Barcelona tam bir eğlence şehri ise Madrid de tam bir Mimari şehri. Ayrıca alışveriş konusunda da Madrid çok iddialı bir şehir. Madrid oldukça zengin bir kültürel asalete sahip şehirler sıralamasında emin olun ki ilk sıralarda yer alır. Her şartta Madrid 2 3 gün doyasıya gezilip alışveriş için de zaman ayırılacak ender şehirlerden.
Madrid gezisi için Puerta del Sol -ki bu meydan adeta şehrin buluşma ve eğlence noktası- önceliğiniz ve çıkış merkeziniz olursa daha rahat edersiniz. Madrid mimari olarak nereye bakacağınızı şaşırabileceğiniz bir şehir. Binaların hemen hemen hepsi Gotik tarzda mimari şaheseri diyebileceğimiz kemer ve kolonlarla dolu. Sokaklarında yürürken belirli bir asaletin ve merkez yönetim olmanın verdiği o asil zenginlik hemen göze çarpıyor. Kendinizi bir üst sınıf mekanda ki bir asilzade sanmayın sakın siz turist olarak geldiniz :)
Madrid'in ışıltılı geceleri ve eğlencesinin bitmediğini söylemek isterim size. Kaldığım http://www.thehatmadrid.com/ oteli Plaza Mayor'un hemen yanında olduğu için bu konuda iyi bir fikir sahibiyim diyebilirim. Alışveriş konusuna burada değinmek istiyorum zira en çok da bu konu cezbediyor gelen turistleri. Özellikle sezon sonlarında öylesine kampanyalar yapıyor ki büyük firmalar size sadece hemen almak kalıyor. Örnek vermek gerekirse en uygun indirim ve koşullarda ülkemizde 5 birime alacağınız bir ürünü en fazla 2 birime kolaylıkla alabilirsiniz. Ben bunu bayağı abarttım hatta. Ayrıca Tax Free konusunu da bu mağazalar kendi bünyesinde çözdükleri için size sadece hava alanına gittiğiniz zaman tax fere otomatına belgenizi okutmak kalıyor. Almanız gereken vergi iadesi 3 gün içerisinde yatıyor. kısacası almanız için her türlü kolaylığı gösteriyorlar. Alışverişlerimi http://www.elcorteingles.es/ den yaptım onu belirtmek isterim. istediğiniz tüm markaları bulabileceğiniz 10 katlı ve devasa bir mağaza burası. her katta belirli bir alan var ve her katta yüzlerce marka var düşünün. Tam alışveriş meraklılarına hitap eden bir yer. Alışveriş işinizi akşamlara bırakırsanız size 3 gün de Madrid şehrini doyasıya gezmek yeter. Şimdi biraz da kültür gezimizi yapalım...
Madrid Kraliyet Sarayı
Asalet heybet azamet şatafat ihtişam ne varsa toplanmış adeta. Pazar günleri kapalı olan mekana diğer günlerde kuyruğa girmek ve bilet almak koşuluyla girebilirsiniz. Bazen ücretsiz olarak da alıyorlar bana denk gelmedi 11 e giriş ücreti var. Madrid de mutlaka görmeniz gereken 3 yer seçmeniz gerekiyorsa bunlardan ilki burası olmalı derim. Diğerleri de bence Las ventas ve Plaza Mayor ki buralar da şehrin en önemli etkinliği olan boğa güreşleri alanı ve diğeri de kafeleri restaurantları ile meşhur eski meydanı. Madrid kraliyet sarayı 135.000 m² yüzölçümü ile Avrupa'daki en büyük kraliyet sarayı olma özelliğini taşır ve 3.418 odası vardır. Eskiden burada Alcazar (Endülüs de deniliyor) kalesi yer alıyormuş bir yangında hasar görünce kral 5. Felipe burayı yaptırıyor. Mimari ve ihtişam olarak harika görseller var tüm odaları size açık değil tabi ki gezilmesi için 1 2 saat yeterli olur. Cephanelik, Gala odası, Mutfak ve Taht odası başta olmak üzere her mekanı ayrı bir özenle gezmenizi tavsiye ederim. Akşam saatlerine denk getirirseniz buradan harika bir gün batımı izleme olanağına sahip olursunuz. Yanı başında ki Almudena ve Debod tapınağını da gezerseniz bu yöne tekrar gelmeniz gerekmez buradan da zaten yürüyerek Plaza Espana ve şehrin kalbine kolaylıkla varabilirsiniz.
Almudena Katedrali
1993 yılında açılmış olasına rağmen mimarisi ve en önemlisi de kraliyet sarayına olan yakınlığı ile ziyaret edilmesi gereken farklı bir kültür ve inanç merkezi. Mimari olarak diğer katedraller gibi ihtişamlı ve cezbedici. Giriş ücretsiz dilerseniz bağış yapabilirsiniz tabi. Diğer kilise ve katedrallerden farklı olarak doğal mum yerine elektronik bir ışıklı sistem kullanarak mum işlerini halletmiş olmaları dikkatimi çekmişti.
Debod Tapınağı
1960 yılında Aswan'ın yeniden yapılanması sırasında anıtlar ve arkeolojik sitler büyük zarar görmeye başlayınca UNESCO uluslararası bir çağrı yaparak ülkeleri zengin tarihi efsaneyi korumaya çağırdı. Bu çağrıya cevap İspanya'dan geldi. Mısır hükûmeti Abu Simbel Tapınakları'nı koruması karşılığında Debod'u İspanya'ya bağışladı.
Tapınak eskiden askeri kışlaların bulunduğu Madrid'in yakınındaki Campo del Moro ve Parque del Oeste bölgelerindeki Parque de Rosales'e yeniden inşa edildi ve 1972'de halka açıldı. Antik Mısır mimarisine ait birkaç çalışma da içerir. Bu çalışmalar Mısır'ın dışında sadece bu tapınakta görülebilir.
Bu mekan da şimdi girişi ücretsiz fakat uzun bir kuyruk beklenerek içerisinde ki 3 boş oda ve 1 de ispanyolca sunum yapılan sinevizyondan oluşuyor. Madrid de gün batımının en güzel izlendiği mekanlardan biri de bu Debod tapınağı çevresinde ki park bunu bilin. Yaz dönemlerinde tapınak öninde ki havuz da doldurularak farklı bir görsel zenginlik oluşturuluyor.
Plaza de Espana
Kent meydanı olarak bilinen mekan ve Cervantes don Kişot ile Sanço panço heykeli burada bulunuyor. Kraliyet sarayı ve Debod tapınağına yakın olduğu için rotanızda bulunsun. Eskiden daha otantik binalar ve havuzlar olan yerde şimdi devasa kuleler var ışıltılı geceler bu mekanlardan itibaren başlıyor Madrid de.
Plaza Mayor
Plaza Mayor inşa edildiğinden beri pazar yeri, boğa güreşi, futbol maçları, halka açık idamlar gibi birçok farklı etnikliklere ev sahipliği yapmıştır. İspanyol Engizisyonu döneminde halka açık yargılanmalar ve sonrasındaki idamların ağırlıklı olarak gerçekleştiği yerdir. Plaza Mayor’u saran revakların altında birçok geleneksel ve eski mağaza ve kafe yer almaktadır. Madrid şehrinin koruyucu azizi olan Aziz Isidro’ya adanan kutlamalar bu meydanda gerçekleşmekte. Günümüzde Plaza Mayor, Madrid şehrinin en önemli turistik bölgelerinden birisi olup, binlerce turist tarafından ziyaret edilmekte. Meydanın ana aydınlatma direklerinin altında rahatça oturup aperatif atıştıranlar. asma kilit modasını buraya da uyarlamışlar. Meydan özel zamanlarda kurulan seyyar çadırlarla da ayrıca güzel oluyor. Etrafında hediyelik yöresel ürünler açısından oldukça zengin alternatifler var.
Las Ventas Plaza de Toros
İspanya'nın en popüler boğa güreşi arenası las Ventas. Çok güzel bir yapı. Şehrin biraz dışında. Ben metro ile gittim. Ventas toros durağının hemen yanında zaten. İçinde müzesi var. Tarihçesi de anlatılıyor. Arenanın içine girebiliyorsunuz. Eğlenceli 1-2 etkinlik var. Özellikle vr gözlük ile matador oluyorsunuz. Güzel bir anı oldu. Madrid’e kadar gelip uğramamak olmazdı. Yaklaşık 1,5 saat sürüyor. Giriş 16 e müze dahil gözlük ayrıca 10 e ücreti var.
Retiro Parkı
Madrid’te mutlaka uğranması gereken yerlerden biri, şehrin ortasında kocaman bir park, nefes aldığını hissediyorsun. Farklı bir sürü giriş kapısı var, içerde kefeler mevcut her alanında müzik yapanlar var. İçerisinde ki alanlar o kadar kullanışlı ki özellikle sabah saatlerinde spor yapanlar toplu halde egzersiz yapıyor ve sohbet ediyorlar. Yöresel tınıların kulağınızdan eksik olmadığı yemyeşil bir alan ve içerisinde balıkların ördeklerin ve sandalla tur atanların olduğu güzel bir havuzu ile şehrin sosyal hayatını daha kolay anlayabileceğiniz bir mekan.
madrid ve alış veriş
Şunu özellikle belirtmek istiyorum, Madrid alışveriş için en uygun şehirlerden biri. Küresel firmaların başka ülkelerde ki fiyatlarına oranla en az yüzde 20 lerden daha düşük oranlarda fiyatlar var. Tax free konusunda da oldukça kolaylıklar yapan büyük AVM ler ile artık alışveriş şehri imajını iyice kazandı. Gidiş Dönüş uçak biletiniz ve masraflarınız dahil olmak üzere Madrid de yapacağınız ortalama bir alışverişten kat be kat karlı olursunuz bunu test etmiş biri olarak söylemek isterim.
